Sivas’ta 3. Hattuşili’nin mühür baskısı bulundu
Seher Alp
2 min read
Sivas’ın Yıldızeli ilçesindeki Kayalıpınar’da yürütülen kazılarda, Hitit dönemine ait önemli buluntulara ulaşıldı.
Koç Üniversitesi Arkeoloji ve Sanat Tarihi Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Çiğdem Maner başkanlığındaki kazılarda, Hitit Kralı 3. Hattuşili’nin mühür baskısı, Kral’ın çocukları, eşi ve prenslere ait çok sayıda kil baskılı mühür, festival ve fal metinleri üzerine çivi yazılı tablet parçaları bulundu.
Kazılarda ayrıca, Hitit dönemine ait idari yapılar ve iki yeni Hitit yapısı da ortaya çıkarıldı.
İMPARATORLUK ARŞİVİ VULUNDU
Maner, kazılarda bulunan mühür baskılarının Hitit tarihini değiştirebileceğini belirterek, “Bu mühürler kil üzerine basılıyor ve günümüze kadar ulaşabiliyor. Kazdığımız yangın binasında bunlar ortaya çıktı. Özellikle 3. Hattuşili dönemi, eşi, çocukları ve kraliyet ailesine ait çok önemli mühür baskıları ortaya çıktı. Bunların bulunduğu yapıyı da istişareler ve tartışmalar sonucunda İmparatorluk arşivi olarak tanımlamak istiyoruz. Kayalıpınar’da çok önemli bir Hitit imparatorluk arşivi olduğunu görüyoruz.” diye konuştu.
DİNİ YAPILARA ODAKLANILACAK
Kazılarda henüz dini bir yapı bulunmadığını belirten Maner, bundan sonraki çalışmalarda özellikle dini yapıları ortaya çıkartmak istediklerini söyledi.
Maner, “Henüz dini bir yapı bulunmadı ama metinlerin çoğunluğu dini metinler. Dolayısıyla bundan sonraki çalışmalarımızda özellikle dini yapıları ortaya çıkartıp biraz da siyasi metinler bulmak istiyoruz. Boğazköy arşivlerine baktığımızda çok önemli siyasi metinlerin de ortaya çıktığını görüyoruz. Bu sene yaptığımız kazılarda da iki yeni Hitit yapısı ortaya çıktı. Plan ve buluntu itibarıyla onların tapınak olabileceğini düşünüyoruz.” ifadelerini kullandı.
YANGINDA KÜLE DÖNEN TAHTA TABLETLER
Maner, mühür baskılarını buldukları alanda yanan bir rafın olduğunu tahmin ettiklerini ifade ederek, “Hitit döneminde kullanılan tahta tabletlere sardıkları ipin ucunda kil parçacıkları vardı ve o kil parçalarına da mühür basıyorlardı. O mühürler günümüze ulaştı ama tahta tabletler yandıkları için kül şeklinde günümüze ulaştı” diye konuştu. (AA)